CHP Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, son 20 yılda beton bloklara teslim edilen Türkiye’nin geleceğine büyük darbe vurulduğunu vurguladı
ANKARA – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, son yıllarda çıkan ve önlenemeyen yangınlar nedeniyle 23 milyon hektarlık orman varlığına sahip Türkiye’de son 10 yılda 100 bin hektardan fazla orman alanının küle döndüğünü vurguladı.
28 Temmuz 2021’de başlayan orman yangınlarının devam ettiğine işaret eden Dr. Şevkin, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) araştırma önergesi sundu. Türk Hava Kurumu’nun (THK) bünyesindeki yangın söndürme uçakları ile yangın söndürme helikopterlerinin son durumu, bakımı ve kullanımının yanı sıra Türkiye’nin helikopter ve uçak filosu edinmesi ile birlikte orman varlıklarının korunması, yangınlarla etkin mücadele için meclis araştırması açılması için önerge sunan Dr. Şevkin, vatandaşların hayatını kaybettiği, binlerce dönüm ormanlık alanın kül olduğu, yangınların tehdit ettiği köy ve diğer yerleşim yerlerinin tahliye edildiği, orman ve tarım arazileri ile bölgedeki sera alanlarının yandığı, yanı sıra orman köyleri, mahalleler ve yerleşim yerlerinde tamamen yanan evler ile canlarını yitiren hayvanların sayısı ve türünün net olarak bilinmediğini vurguladı.
Türkiye’de teknolojik imkânlar artmasına rağmen 2009-2020 yılları arasında, 29 bin 965 orman yangınında 98 bin 950 hektar orman alanı, 2020 yılında ise 21 bin hektar orman alanının yandığını dile getiren Dr. Şevkin, 2021 yılında meydana gelen ve ülkemizi derinden etkileyen (önergenin verildiği tarihte devam eden) orman yangınlarında kaç hektarlık ormanlık alanın yok olduğunun henüz bilinmediğine dikkat çekti.
“BETONLAŞMA ÜLKENİN GELECEĞİNE DARBE VURUYOR”
Türkiye’de özellikle nedeni bilinmeyen orman yangınlarında artış görüldüğünü, son 5 yılda bu bilinmezliğin yüzde 41’den yüzde 51’e çıktığını söyleyen CHP’li Dr. Şevkin, araştırma önergesini şu gerekçelere dayandırdı:
“Ülkemizde son yıllarda ormanlık alanlar imara açılmış, ormanlarda maden sahaları, turizm sahaları ve yerleşim yerlerinin arttığı görülmektedir. Yaklaşık 800 bin hektar ormanlık alan başka faaliyetlere tahsis edilerek yok edilmiştir. 2B (Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde orman özelliği kalmamış, hazine adına orman alanları dışına çıkarılmış olan araziler) bahanesiyle ormanlık alanlar konut alanı haline getirilmektedir. Ormanlık alanlardaki bölünmelere ve tahsislere son verilmesi gerekirken, tam da yangınların başladığı 28 Temmuz 2021 Çarşamba günü Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren “Turizmi Teşvik Kanunu” ile kıyılar, meralar ve ormanlardaki yapılaşma yetkisinin Cumhurbaşkanı kararıyla Turizm Bakanlığı’na verilmesi de son derece yanlıştır. Ülkemizdeki betonlaşma zaten tarım alanlarını, ekosistemi yok ederken; meralar, kıyılar ve ormanların da tam anlamıyla beton bloklara teslim edilmesi Türkiye’nin geleceğine büyük bir darbe vuracaktır.
PAKDEMİRLİ DÖNEMİNDE ORMAN YANGINLARI ARTTI!
Öte yandan Türkiye’nin kaç yangın söndürme uçağı olduğu ve bunların akıbetine ilişkin birbiriyle tutarsız açıklamalar ve çelişkili bilgiler mevcuttur. Tarım ve Orman Bakanı sayın Bekir Pakdemirli, 2019 yılında Türkiye’nin elinde orman yangınlarıyla mücadele edecek bir uçak filosunun bulunmadığını açıklamış, Türk Hava Kurumu’nun elindeki CL-215 model 6 uçak olduğunu ve bunların üçünün faal olmadığını belirtmiştir. Sayın Pakdemirli, o tarihlerde Türkiye’nin bir uçak filosuna sahip olacağını ancak aradan geçen 2 yılın ardından son orman yangınlarında bu kez “Bakanlığımız envanterinde yangın söndürme uçağı ve yangın söndürme helikopteri yoktur” şeklinde konuşmuştur.
Tarım ve Orman Bakanı sayın Bekir Pakdemirli döneminde orman yangınları yüzde 56 oranında artmış, yanan ormanlık alan 4’e katlanmış, 3 yıl önce yangında 5600 hektarlık alan yok olmuşken 2021 yılında yangınlarda yok olan ormanlık alan 21000 hektara çıkmıştır. Türkiye’deki bu karmaşaya karşın Akdeniz ülkeleri; Yunanistan’ın 20, İtalya’nın 30, Fransa’nın 29, İspanya’nın 17 yangın söndürme uçak filosuna sahip olduğu, ayrıca toplamda yüzlerce helikopter ile yangınla mücadele hava araçlarının bulunduğu bilinmektedir.
SATIN ALMAK YERİNE KİRALAMA YÖNTEMİ!
Ülkemizde tüm bunlar yaşanırken Türkiye’nin yangınlarla mücadelede yetersiz kaldığı açıktır. Yangınla mücadelede havadan müdahalenin önemi bilinmektedir. Ancak Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yangın söndürme uçağı ve yangın söndürme helikopteri satın almak yerine kiralama yöntemine gittiği de aşikârdır. Öyleki; AK Parti hükümetleri 20 yıldan bu yana yangınlarla mücadelede bir adım bile ilerleme sağlayamadığı gibi aksine orman yangınlarıyla mücadelede başarısız olmuş, Türk Hava Kurumu (THK) bünyesindeki yangın söndürme uçaklarını bile kullanamamıştır.
Tüm bu nedenlerle Anayasa’nın 98 ve içtüzüğümüzün 104 ve 105. maddeleri gereğince THK’nın bünyesindeki yangın söndürme uçakları ile yangın söndürme helikopterlerinin son durumu, bakımı ve kullanımının yanı sıra Türkiye’nin helikopter ve uçak filosu edinmesi ile birlikte orman varlıklarının korunması, yangınlarla etkin mücadele için meclis araştırması açılmasını saygılarımızla arz ve teklif ederiz.”